Prof. Dr. Mükerrem Hiç – Biz İktisatlılar: İçimizden Biri

Daima hatırladığımız, sevilen hocalarımızdan Prof. Dr. Mükerrem Hiç, İngiltere’de London University Matriculation mezuniyet sınavını birincilik şeref derecesiyle kazanmış, Ford Vakfı tarafından düzenlenen özel bir program çerçevesinde, Harvard University Business School’da ihtisas öğrencisi ve araştırmacı olarak yüksek lisans yapmıştır. Yurda dönünce, İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsünün kurucuları arasında yer almıştır.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde, 1968 yılında profesörlük unvanını kazanmış ve 2008 yılına kadar profesörlük görevini sürdürmüştür. 1980-83 yıllarında Dünya Bankasında danışman olarak görev almıştır.

1983-87 yıllarında bir dönem milletvekilliği ve TBMM AET Komisyonu başkan yardımcılığı yapmıştır.

Prof. Dr. Mükerrem Hiç hocamızı saygı ile anıyor, paylaşımımıza yazıları ve fotoğrafları ile destek veren Prof. Dr. Nihal Tuncer’e, Prof. Dr. İzzettin Önder’e, Prof. Dr. Kaya Ardıç’a ve hocamızın Sevgili eşi Prof. Dr. Süreyya Hiç’e çok teşekkür ediyoruz.

İ.Ü. İKTİSAT FAKÜLTESİ MEZUNLARI CEMİYETİ

Cumhuriyet’in ilk on yılında doğmuş kuşağın evlatları, genç cumhuriyetin heyecanı içinde büyümüş ve “vatana faydalı olma” ülküsünü varlık nedenlerinin bir parçası yapmış bireylerdi. Başarılı bir kariyer, bireysel tatmin vermenin yanı sıra mutlaka bu ülküye hizmet etmeyi gerektiriyordu. Mükerrem Hoca da bu kuşağa aitti.

Ben lisans eğitimimi İktisat Fakültesi’nde almadığım için Mükerrem Hoca’nın öğrencisi olmadım. Hoca doktora yeterlilik sınavıma jüri üyesi olarak atanınca, önerilerini almak için odasının kapısını çalıp içeri girdim. İlk kez gördüğü bir öğrenci olmama karşın bana saygıyla yaklaştı, ilgi gösterdi ve gerekli bilgileri verdi. Bu sınava çalışırken makro, para ve büyüme konularında Mükerrem Hoca’nın kitaplarından çok şey öğrendim. Bu sınavı geçtikten ve İktisat Fakültesi’nde çalışmaya başladıktan sonra Hoca ile dostane bir ilişkimiz oldu. Onun kürsüsünde çalışmadığım halde bana alan açtı, kendi yönetiminde olan İngilizce İktisat Bölümünde görev verdi.

Mükerrem Hiç genç bir akademisyen olarak çeşitli vesilelerle, ABD’nin elit üniversitelerinde bulunmuş, buradaki bilimsel ortama şahit olmuştu. Çağının iktisat literatürüne hâkimdi. Öğrencisi olmasam da, bu literatürü öğretmek için derslerinde canla başla uğraştığını onun öğrencisi olmuş insanların aktardıklarından biliyorum.

Mükerrem Hoca’nın mesleki ilgi alanı Anglo Sakson iktisat literatürü ile sınırlı değildir ve kalkınma, devletçilik, sanayi politikaları gibi Türkiye ekonomisi için can alıcı konularda birçok eser vermiştir. Cumhuriyet’in ilk kuşağına ait bir akademisyenin bu konulara uzak durması da pek mümkün değildi. Mükerrem Hoca birçok akademisyenin ilgilenip cesaret edemediği bir adımı da atmış ve milletvekili olmuştur. Hayatının bu dönemi konusunda kendisinden hiç bir değerlendirme dinlemedim. Ancak bir siyasi parti çatısı altında görev yapsa da, Mükerrem Hoca’nın kendisini bir siyasetçi olarak gördüğünü hiç sanmıyorum. Bence o sadece akademisyendi.

Mükerrem Hoca çalışkan ve üretken bir akademisyendi. Bir Cumhuriyet evladı olarak “vatana faydalı olma” misyonunu hakkıyla yerine getirdi. Darısı bayrağı devralanların başına. Anısı önünde saygı ve sevgiyle eğiliyorum.

Prof. Dr. Nihal Tuncer

Prof. Dr. Mükerrem Hiç Hoca

Elinde eksik olmayan sigarasıyla, daima ceket ve kravatlı muntazam kıyafetiyle, hızlı yürüyüşü ve hızlı tempoda konuşmasıyla, genç yaşlı gördüğü her meslektaşıyla aralarında hiçbir ayırım yapmadan daima neşeli gülümsemesiyle koyu bir sohbete girişen makroekonomi hocamızı minnet ve rahmetle anıyorum.

Mükerrem hocayı minnetle anıyorum, zira fakültenin sağ ve sol olarak keskin bölünme döneminde, ilişkilerin sertleştiği günlerde her iki taraftaki meslektaşlarıyla da ilişkisini fevkalade ince bir nezaketle korumuş ve sürdürmüş olarak biz genç kuşaklara örnek teşkil etmiştir. İktisat öğretisini somut bir bilgi alanı olarak ele almış olan hocamız, ne liberal görüşünü abartarak çevrede huzursuzluk oluşturmuş, ne de farklı görüşlü meslektaşları ile arasına mesafe koymuştur. O dönem için böylesi davranış çok zor, fakat bir o kadar da ortamı yumuşatacak bir modeldi.

Mükerrem Hoca’yı minnetle anıyorum, zira topluma kazandırmış olduğu Makroekonomi kitabıyla salt harika bir katkı yapmış olmakla kalmamış, aynı zamanda aktarma kitapları kendi telifleri gibi piyasaya süren meslektaşlarına da ince bir öğretide bulunmuştur. Dönemin ünlü iktisatçısı Gardner Ackley’in Macroeconomics kitabını Türkçeleştirip yayınlarken, kitabın giriş yazısında, eserin Ackley’in kitabının Türkçeleştirilmişi olduğunu açıkça belirtmiştir.

Mükerrem Hoca’nın, meslektaşlarıyla konuşurken, o dönem çok revaçta olan Keynesgil makro alet ve politikalar üzerinde tartışırken adeta en sevdiği yemeği yercesine inanılmaz bir haz alıyor olduğu her halinden anlaşılırdı. Doğrusu, o zamanlar, ileride benim de anlatım yaparken ya da meslektaşlarımla tartışırken aynı şiddette haz alıp alamayacağımı merak ederdim. Doğru söylemek gerekirse, mesleğimi yaparken de, emekliliğimde de, öğrencilerle ve arkadaşlarla sohbetler dışında, salt ders anlatırken aynı şiddette haz alabildiğimi ileri süremem.

Mükerrem Hoca ile yolumun akademik kesişmesi, doçentlik jürimde üye olarak bulunmasında gerçekleşmiştir. Doçentlik kolokyumumla ilgili ilginç anım, heybetli doktora salonunda beş hocanın karşısında sınav verirken arkada meslektaşlarımın oturuyor olmasıdır. Arkadaşlarımın sınava izleyici olarak girmek için Mükerrem Hoca’dan izin almak istemeleri üzerine, hocanın, bu izni ancak adayın verebileceğini söylemesi, bana meslektaşça zarif bir davranış olarak gelmiştir. Bu sınavda, Ankara’dan katılan hocanın sorduğu ilk soruyu bilememiştim. Anlaşılan diğer sorularda jüri üyelerini tatmin etmiş olmalıyım ki, sonuç başarılı olmuştu. Bu kolokyum meslek yaşamında bana şunu öğretti: bilgi sahibi olmak kuşkusuz gereklidir, fakat analitik düşünce sahibi olmak bunun üzerinde bir meziyettir. Bu öğretidir ki, doktora ve doçentlik kolokyumlarında bilgi yoklayıcı sorulara değil, daha çok adayın analiz yeteneğini ölçebilen konulara yönelmeyi yeğlemişimdir.

Mükerrem Hoca teorik alanda kalmayıp, bilgisini politika alanında da değerlendirmeye girişmiş ve bir dönem parlamento çatısı altında görev almıştır. Üniversite ve Politika Hayatım: Anılar ve Analizler başlıklı eser, Mükerrem Hoca’nın bilim ve politika yaşamından verilmiş kesitlerle önemli bir belgedir. Kitabın girişinde anlatıldığı üzere, Prof. Dr. Ahmed Güner Sayar’dan gelmiş olan öneri üzerine oluşturulmuş olan bu eser, salt Mükerrem Hoca’nın akademik yaşamına değil, aynı zamanda o dönemde kaynayan üniversite olayları bağlamında akademide yaşamış mücadelelere de ışık tutacak niteliktedir. Kitabın ikinci kısmında Türk siyasi yaşamında önemli yer tutmuş olan ANAP ve DYP’nin politikalarına ışık tutabilecek önemli bilgiler ve siyasi analizler yer almaktadır.

Gerek akademik yaşamı, gerek politik yönüyle akademide ve politikada önemli izler bırakarak aramızdan ayrılmış olan Mükerrem Hoca’yı rahmetle anarken, ailesine başsağlığı dilerim.

Prof. Dr. İzzettin Önder

Prof. Dr. Mükerrem Hiç Hocam Hakkında Birkaç Söz

Hocam Prof. Dr. Mükerrem Hiç, son derece nazik, öğrencilerine karşı hoşgörülü ve sevecen, meslektaşlarıyla da karşılıklı sevgi ve saygı ilişkilerini dengeli biçimde sürdüren tam bir “beyefendi”, değerli bir akademisyendi.

Kendisini İktisat Fakültesinde Para-Kredi ve İktisadi Büyüme derslerinden öğrencisi olarak tanıdım. 1977 yılından itibaren de asistan ve meslektaşı olarak birlikte çalıştık. Ayni kürsüde, Prof. Dr. Feridun Ergin’in başkanlığında, yaş haddinden emekli olana değin akademik ilişkilerimizi sürdürdük. Farklı dünya görüşlerimize karşın son derece uygar ve düzeyli tartışmalarımız olurdu. Kendisi, liberal ve neoklasik iktisat kuramını ve piyasa ekonomisini benimseyen ve savunan bir iktisatçı idi. Ben ise İktisat Kuramına daha radikal ve eleştirel bir bakış açısına sahip olduğum için, kendisine Neoklasik İktisat Kuramının Metodolojik açıdan sorunlu olduğunu vurgulayarak tartışırdık.

Mükerrem Hocamın en belirgin özelliklerinden birisi de katılmadığı görüşleri savunanlara karşı son derece sabırlı ve nezaket kurallarını asla çiğnemeden onları ikna etmeye çalışmasıydı. Konusuna hâkim ve bilgili bir öğretim üyesi olarak çok güzel ders anlatırdı. G. Acley’in zamanının öncü Makro İktisat kitabının sistemin işleyişini makro değişkenler arasındaki etkileşim ilişkilerini ilginç grafiklerle gösteren yaklaşımını Türkiye’ye ilk aktaran hocaydı ve öğrencilerin çok ilgisini çekerdi kendine özgü anlatım biçimiyle anlatımları.

Ailesine çok düşkündü. Şimdi ikisi de akademisyen olan kızlarına ve değerli eşi Prof. Dr. Süreyya Hiç’e değer verir, onların gelişimine katkılrıyla yol gösterici olur, onlarla gurur duyardı. Bir ara rejim döneminde siyasete de bulaşmış ama bir akademisyen olarak siyaset dünyasının kurum, kural ve ilişkilerine alışamamış ve fazla kalamamıştı siyaset dünyasında.

Değerli ve zengin makaleleri ve kitaplarıyla iktisat dünyasında iz bırakmış, “baki kalan kubbede bir hoş seda “ olarak aramızdan ayrılmıştır.

Kendisini sevgi, saygı ve rahmetle anıyorum.

Prof. Dr. Kaya Ardıç

Prof. Dr. Mükerrem Hiç, benim İktisat Fakültesi’nde 2. ve 4. sınıflarda hocam oldu. Derslere muntazam devam eden bir öğrenci olduğum ve genellikle amfinin ön sıralarına oturduğum için beni derslerden tanıyormuş. Ama o dönemlerde hocalarla öğrenciler arasında pek görüşme olmazdı, hele hele benim karakterimdeki bir öğrenci için bu tarz görüşmeler imkânsızdı.

Elbette bu günlerde hoca öğrenci ilişkileri çok daha iyi.

Öğrenciliğim süresince onun vize sınavlarından hep iyi notlar alıyordum. Bu da onun dikkatini çekiyor ve ‘’aferin çocuğa iyi çalışıyor’’ diyormuş. Ancak beni tanımadığı için Süreyya Kaya’yı erkek öğrencilerinden biri olarak düşünüyormuş.

Malum, yurdumuzda Süreyya İran kökenli bir isim olduğu için genellikle erkek çocuklara verilmekteymiş. Halen de erkek ‘’ Süreyya’lar’’ genelliktedir.

Süreyya’nın ‘’ ben’’ olduğumu anladığında, bu yanılgı evlendikten sonra aramızda çok tatlı bir anı olmuştur. Bunu her zaman hatırlar, gülerdik.

Nurlar içinde uyu Mükerrem…

Prof. Dr. Süreyya Hiç

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir